Reyhanlı'da kayıp Amir Alcedduh toprağa gömülü halde bulundu
Hatay gündemine sarsıcı bir etkiyle düştü. Kurtuluş Mahallesi'nde yaşayan ve okul çıkışı evine dönmeyen 10 yaşındaki Suriye uyruklu Amir için ailenin ihbarıyla başlayan süreç, mucizevi bir kurtuluşla sonuçlandı. Emniyet güçlerinin titiz çalışması sonucu ortaya çıkan olayda, küçük çocuğun yaşadığı dehşet ve kurtarıldıktan sonraki ilk sözleri Türkiye'nin gündemine oturdu.
Amir Alcedduh Nasıl Bulundu? Kamera Kayıtları Gerçeği Çözdü
Amir Alcedduh nasıl bulundu sorusunun yanıtı, Reyhanlı İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin 200 saati aşkın kamera kaydını incelemesiyle ortaya çıktı. Ailenin kayıp başvurusunun ardından ilçe genelinde geniş çaplı bir operasyon başlatan polis, şüpheli olarak Amir'in dayısı M.E.'yi takibe aldı. Dayı M.E., yeğeniyle birlikte baraj yolunda bir güvenlik kamerasına yansımasına rağmen suçlamaları reddetse de; polis, jandarma, AFAD ve STK'ların koordineli çalışması sonucu bölgede yapılan aramada küçük çocuk, başından yaralı ve vücudunun büyük bölümü toprağa gömülü halde bulundu.
Toprağa Gömülen Çocuğun İlk İsteği ve Kurtarılma Anı
Toprağa gömülen çocuğun ilk isteği olan "su", olay yerindeki sağlık ekipleri ve kurtarma görevlileriyle kurduğu ilk iletişimde herkesi derinden etkiledi. Dayısı tarafından kaçırılıp dövüldüğünü ve diri diri toprağa gömüldüğünü ifade eden Amir, 2 gün boyunca verdiği yaşam mücadelesini kazandı. Başından aldığı darbelerle yaralanan ancak bilinci açık halde bulunan Amir, ambulansla hastaneye sevk edilirken sağlık personeline susadığını belirtti. Bu anlar, olayın vahametini ve çocuğun yaşama tutunma azmini gözler önüne serdi.
Amir Alcedduh'un Sağlık Durumu ve Dayı M.E.'nin Tutuklanması
Amir Alcedduh'un sağlık durumu ve hukuki süreç hakkında hastane ve adliyeden gelen son bilgiler kamuoyuyla paylaşıldı. Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ameliyata alınan ve yoğun bakımda tedavisi süren Amir'in hayati tehlikeyi atlattığı bildirildi. Baba Muhammed El Cedduh, devlet yetkililerine teşekkür ederken, olayın faili dayı M.E. ise nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. Daha önce "taksirle yaralama" suçundan kaydı bulunan zanlının, yeğenine yaşattığı bu vahşet sonrası cezaevine gönderilmesiyle adli süreç başlamış oldu.
